DEREKÖY-GÖKYAKA-CUMALI-YEŞİLKÖY-KARAOT-KARAKIZLAR Yürüyüşü - İzmir

29 Ocak 2023 Pazar günü Yol Dağcılık programlı etkinliği olarak Kemalpaşa ilçesinin DEREKÖY-GÖKYAKA-CUMALI-YEŞİLKÖY ile Torbalı ilçesinin KARAOT-KARAKIZLAR köyleri rotasında yürüdük. Son yağmurlar ile akmaya başlayan Ağlan Deresi’nde 

botlarımızı çıkarıp ayaklarımızı suya soktuk. Güneşli bir havada güzel İzmir’imizin akciğerleri olan çam ormanları içinde çok güzel bir gün geçirdik. Yürüyüşümüze adını tam ortasından geçen dereden alan Dereköy’den saat 09.10’da başladık. 

Güneş çıktıkça otların üzerinde bulunan çiğler buharlaşmaya başladı ve ortam daha da büyülü hale dönüştü. Normalde rotamız Cumalı Köyü yönünde olmasına rağmen birkaç gün önce yağan yağmur sayesinde şırıl şırıl akmaya başlamış Ağlan Deresi’ni 

görünce bir km kadar rotaya ters istikamette yürüyerek botlarımızı çıkarıp birkaç kez dere geçişi yaptık. Böylece buz gibi suyun özlemini giderdik. Asırlık çınar ve çam ağaçlarının altında su sesi eşliğinde verdiğimiz kısa çay-

kahve molasından sonra geri dönerek Cumalı (Ağlan) Göleti kenarından önce Gökyaka sonra Cumalı köylerine geldik. 1500-1600’lü yıllarda köyde kurulan pazara gelenler ile çevre köylerdeki halk 

Cuma namazlarını buradaki camide kıldıkları için köyün adı buradan geliyormuş. Tahminimce en az 400-500 yıllık çok büyük bir çınar ağacının dalları altında bulunan köy kahvesinde çaylarımızı içip köylüler ile 

sohbet ettikten sonra yürümeye devam ediyoruz. Gökyaka ve Yeşilköy neredeyse Cumalı ile birleşmiş. Birbirlerine çok yakınlar. Yeşilköy’ün içinden geçtikten sonra yemyeşil doğanın içinde kısa bir öğle 

molası veriyoruz. Sonra sık çam ormanı içinde oynar, iri taşlı kayalık bir bölge ile yangın atlama yolunu geçip, orman içi toprak yollarda devam ederek Karaot Köyü’ne geliyoruz. Artık Torbalı köylerindeyiz. 1550 yılına ait 

Osmanlı Anadolu Muhasebe Defteri’ndeki kayıtlara göre devlet buradaki köy halkına karacaot üretimi yaptırırmış. Günümüzde çörek otu olarak bildiğimiz karacaot yetiştirilen bu bölge zamanla Karaot Köyü olarak anılmaya başlamış. 

Böbrek taşlarını erittiği söylenen şifalı bir çeşmenin de bulunduğu köy meydanındaki kahvelerde çaylarımızı içip biraz dinleniyoruz. Çeşme birkaç gündür akmıyormuş. Köylü kadınların sattığı yerel ürünlerden 

alışverişlerimizi yaptıktan sonra devam ederek 16.35’te geldiğimiz Karakızlar Köyü’nde etkinliğimizi bitiriyoruz. Köylüler buranın ilk adının Kara Gaziler olduğunu Osmanlı döneminde köye gelen vergi memurunun vergi defterine yanlışlıkla Karakızlar

yazmasıyla köyün adının Karakızlar olarak kaldığını anlatıyorlar. Wikiloc'a göre bugün 500 m irtifa kazancı, 527 m irtifa kaybı, minimum 288 m, maksimum 510 m irtifa arasında toplam 17,73 km yürümüşüz. Çam, çınar ve zeytin ağaçları içinde

birbirinden güzel köyler arasında genellikle orman içi toprak yollarda geçen rota, zorlu değil. Rota üzerinde bulunan köylerin çok güzel meydanlarındaki kahvelerde her türlü su, çay, kahve ve yöresel ürün bulma imkânı

var. Bizlere çok güzel bir gün yaşatan sevgili arkadaşlarım Sn. Zeki VAROL ile Sn. Selda KETENCİ başta olmak üzere yürüyüşçü bütün arkadaşlara çok teşekkür ederek yazımı bitiriyorum.

Sağlıkla kalın.

Ayhan YÖRÜK

 

Dereköy-Gökyaka-Cumalı-Yeşilköy-Karaot-Karakızlar Köyleri yürüyüşü fotoğraflarını görmek için lütfen burayı tıklayınız. 

Dereköy-Gökyaka-Cumalı-Yeşilköy-Karaot-Karakızlar Köyleri yürüyüşü video günlüğü görmek için lütfen burayı tıklayınız.

Dereköy-Gökyaka-Cumalı-Yeşilköy-Karaot-Karakızlar Köyleri yürüyüşü Relive krokisini görmek için lütfen aşağıyı tıklayınız.