KİLİMANJARO Dağı (5.895 m) Zirve Yürüyüş Etkinliği – DARÜSSELAM/ZANZİBAR Gezisi – Tanzanya - 26.07.2025 - 10.08.2025

26 Temmuz / 10 Ağustos 2025 Tarihleri arasında, Afrika Kıtası’nın çatısı Kilimanjaro Dağı (5.895 m) zirve yürüyüşünden sonra Tanzanya’nın eski başkenti Darüsselam ile son yılların popüler turizm bölgesi Zanzibar gezisi yaptık. Ne mutlu bana ki dünyanın en yükseği Everest Ana Kamp yürüyüşünde Everest ile birlikte pek çok 8.000 m üzeri zirveleri gördükten sonra (Bknz: https://ayhanyoruk.blogspot.com/2018/12/everest-ana-kamp-base-camp-yuruyus.html) 

Africa’nın en yükseği Kilimanjaro zirvesine çıkmak da nasip oldu çok şükür.  Gördüklerimi, yaşadıklarımı, Kilimanjaro (5.895 m) Zirve Yürüyüş Faaliyeti, Darüsselam ve Zanzibar Gezileri başlıkları altında anlatmaya çalışacağım. Umarım Kilimanjaro Dağı’nı, Darüsselam ve Zanzibar’ı merak edenlere rehber olur. 

KİLİMANJARO DAĞI (5.895 m) ZİRVE YÜRÜYÜŞ FAALİYETİ

26 Temmuz 2025 Cumartesi: Saat 14.32’de THY uçağı ile İzmir’den İstanbul Havaalanı’na geldikten sonra 18.25’te yine THY uçağı ile Kilimanjaro yolculuğuna başlıyoruz. Uçağımız 7,17 saat sonra gece yarısı 01.42’de, Kilimanjaro’dan önce Zanzibar Havalanı’na iniş yapıyor. Burada Zanzibar yolcuları iniyor, bizler uçaktayken temizlik yapılıyor sonra yeni yolcular biniyor. İniş yaptıktan bir saat kadar sonra 02.49’da tekrar havalanıyoruz.

49 dakika sonra da 03.38’de Kilimanjaro Havaalanı’na iniyoruz. Böylece İstanbul-Kilimanjaro uçuşumuz Zanzibar beklemesi hariç 8,06 saat sürüyor. Hava sıcaklığı 14 derece. Havaalanında 50 dolar ödeyerek giriş vizesi alıyoruz. Yeşil pasaportu olanlar giriş vize bedeli ödemiyorlar. 10 Dolar ödeyerek sim kartı alıp telefonlarımızı çalıştırdıktan sonra rehberimiz Baraka’yı beklemeye başlıyoruz.

1. Gün - 27 Temmuz 2025 Pazar: Saat 05.00’te Baraka ile buluşuyoruz. Çantalarımız midibüsün üzerine yüklendikten sonra 60 km uzaklıkta, Aruşha’da bulunan Keys Hotel’e gidiyoruz. Yolun asfalt olmayan bölümleri çok kötü. Trafik tekyönlü ve soldan işliyor. Daha sonra ki günlerde de sıkça kullandığımız karayolunda trafik her zaman çok yoğun. Saat 07.00’de hotele gelip 12.00’ye kadar dinlendikten sonra kötü bir toprak yoldan yaklaşık 1.600 m rakımda, Kilimanjaro Dağı eteklerinde bulunan Materuni Village Bölgesi’ne gidiyoruz. İlk defa yakından Kilimanjaro Dağı’nı

görüyoruz. Her yer muz, kahve, mango, Hindistan cevizi vb. tropikal ağaçlar ile yemyeşil. Çok güzel yerel şarkılar ve danslar eşliğinde kahve çekirdeklerinin üretiminden fincanda içilecek hale gelmesine kadar olan aşamaları öğreniyoruz. Dans ve müziklere bizler de katılıyoruz. Burada yaşayanlar hem müslüman hem hristiyanmış. Hatta anlatıcı “Benim ailemin yarısı müslüman, diğer yarısı hristiyan. Müslümanların yanındaysam müslüman, hıristiyanların yanındaysam hristiyan gibi davranıyorum.” diye durumu özetliyor. 7-8 çeşit hazırlanmış yöresel yemekleri yedikten sonra Kilimanjaro’dan

eriyen kar sularının oluşturduğu muhteşem Materuni Şelalesi’ni görüp dönüşe geçiyoruz. Akşam üzeri dönüş yolunda, yaşlısı genci insanların büyük bölümü yürüyüşe çıkmış. Hem, toprak yolun iki tarafında bulunan marketlerden ihtiyaçlarını alıyorlar hem de kızlı erkekli bira içerek sosyalleşiyorlar. Herkes çok güler yüzlü. Bu yokluğa rağmen mutlu görünüyorlar. Çok sıcak bir şekilde bizlerle konuşuyorlar. Çocuklar çok tatlı. Sivrisinek hiç yok. Materuni gezimiz için 40 Dolar ödeme yapıyoruz. Hotele gelince rehberlerimiz Baraka ve Kıssima, Kilimanjaro etkinliğimiz ile ilgili

brifing veriyor. Bu arada Baraka’nın Şehir Planlama, Kıssima’nın ise Elektrik-Elektronik Mühendisi olduklarını öğreniyoruz. Çantaların 20 kiloyu geçmemesi, bardak, pet şişe vb dahil olmak üzere tek kullanımlık her türlü plastiğin yasak olduğunu anlatıyorlar. Etkinlik boyunca 6 rehber, 2 aşçı, 12 taşıyıcı, 1 tuvaletçi, 1 mutfak çadırı, 1 yemek ve toplantı çadırının hep bizimle birlikte olacağını söylüyorlar. Kendimi filmlerdeki misyonerler gibi hişsediyorum nedense. Daha sonra hotelde yemek, duş ve uyku. Duş önemli. Dağda 6 gün duş yok çünkü. İzmir’den hotele kadar en derin uykuyu, burada uyuyabiliyorum. Aruşha ve hotelde tek tük sivrisinek var. 

1. Gün - Kilimanjaro/Tanzanya’ya gidiş ile Aruşha/Materuni Village Bölgesi fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

1. Gün - Kilimanjaro/Tanzanya’ya gidiş ile Aruşha/Materuni Village Bölgesi video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız. 

2. Gün - 28 Temmuz 2025 Pazartesi - MACHAME GATE (1.490 m-2.980 m) Rotası:

Saat 07.00’de kahvaltı yaptıktan sonra hotelden ayrılıyoruz. Araba ile 35-40 km yol gittikten sonra yürüyüş başlangıç noktası Machame Gate’e (1.490 m) geliyoruz. Hava biraz bulutlu. O kadar kalabalık olmasına rağmen hiç karmaşa yok. Organizasyon müthiş. Helal

olsun. Dağa giriş için bir sürü kayıt alınıyor. İzin çıktığı anda yürümeye başlayacağız. Sanki uçağa biner gibi aranıp kontrol noktasından geçtikten sonra 11.40'da yürümeye başlıyoruz. Rüya başlıyor. Balta girmemiş yağmur ormanlarında, resmen masallar ülkesinde, zorlu olmayan, çok keyifli bir tırmanış yapıyoruz. Devasa büyüklükteki ağaçlar resmen gökyüzünü kapatmış. Herhalde rotanın

çok kalabalık olmasından olacak, hiç yabani hayvan görmedim. Arkadaşlar maymun görmüş. Şansımıza hava kapalı olmasına rağmen yağmur da yağmıyor. Rota çok temiz. Hiç çöp yok. Yağmur ormanında olmamıza rağmen çeşme-su yok. Ayrıca dağın hiçbir rotasında çeşme-su yok. Su ihtiyacı, dezenfekte edilmiş kar ya da kuyu sularının bidonlar ile taşınmasıyla karşılanıyor. Rota üzerinde

2 tane umumi tuvalet var. Saat 17.23’te Machame Gate’in 2.980 m’deki kampına gelerek Kilimanjaro dağındaki birinci gün tırmanışını bitiriyoruz. Wikiloc’a göre bugün 1.207 m irtifa kazancı, 0 m irtifa kaybı, 1.787 m minimum irtifadan, 2.997 m maksimum irtifaya kadar toplam 11,75 km yürümüşüz. 

2. Gün - Machame Gate (1.490 m-2.980 m) Rotası fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

2. Gün - Machame Gate (1.490 m-2.980 m) Rotası video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız.

 

3. Gün - 29 Temmuz 2025 Salı - SHIRA CAVE CAMP (3.840 m) Rotası:

Saat 6.15-07.00 arasında kahvaltı yapmak için 06.00’da kalkıyoruz. Hava sisli. Bu arada; tırmanış boyunca her sabah 06.00’da çadırlara sıcak ginger (zencefil) çayı, kahve ve normal çay servisi yapılıyor. Her sabah yüz yıkamak, her akşam da ayak yıkamak için sıcak su hazırlanıyor. Öğle molalarında yemek çadırı ve yemek masası kurulup sıcak yemek veriliyor. Öğle molalarında dahi tuvalet çadırı kurulup sıcak su ve sıvı sabun sağlanıyor. Saat 07.37’de ikinci gün yürüyüşümüz başlıyor. 

Yürüyüşün ilerleyen saatlerinde sis dağılıyor. Güneşli pırıl pırıl açıyor. Yükselmeye devam ederek bulutların üzerine çıkıyoruz. Dün bulutların altında bugün ve bundan sonraki günlerde hep bulutların üzerinde yürüyoruz. Yükseldikçe ağaç yapısı giderek bodurlaşıyor. Tanzanya’nın en yüksek ikinci dağı Meru Dağı’nın (4.575 m) zirvesi bulutların üzerinde piramit gibi görülüyor. Rehberlerimizin söylediğine göre Meru Dağı (4575 m) Milli Parkı’nın içinde, filler, zürafalar ve diğer hayvanlar görülebiliyormuş. Çok güzel Kilimanjaro ve Meru Dağı manzaraları eşliğinde kayalık bir zeminde, zaman

zaman dik çıkışlar zaman zaman da yan kaya geçişleri yaparak oldukça zorlu bir yürüyüşün sonunda 13.55’te Shira Cave Camp (3.840 m) alanına gelerek ikinci yürüyüş günümüzü bitiriyoruz. Wikiloc’a göre bugün 857 m irtifa kazancı, 30 m irtifa kaybı, 2.998 m minimum irtifadan 3.859 m maksimum irtifaya kadar 5,91 km yürümüşüz. Biraz dinlenme ve öğle yemeğinden sonra 16.30’da, soğumuş lav kütlelerinin içinde bulunan kutsal Shira

Mağarası ile Shira Kayası’na gidiyoruz. Burada ve bundan sonraki bütün rotalarda lav taşlarının üzerlerine taşlardan küçük-büyük babalar yapılmış. Kızlarımız da topladıkları lav taşlarını üst üste koyarak bu etkinliğin gerçekleşmesinde çok büyük emeği olan sevgili dostumuz Zeki VAROL için buraya bir baba konduruyorlar. Sonra kamp alanına geri dönüyoruz. İnternet diğer rotalara göre burada iyi çektiği için rahatça telefon görüşmelerimizi

yapıyoruz. Diğer rotaların tamamında internet iyi çekmiyor. Kesilme çok fazla olduğu için mesajlaşma dışında görüşme yapılamıyor. Daha sonra akşam yemeğimizi yiyerek 21.00 civarında istirahate çekiliyoruz. Wikiloc’a göre Shira Mağarası yürüyüşümüzde 54 m irtifa kazancı, 54 m irtifa kaybı, 3.823 m minimum irtifa, 3.879 m maksimum irtifa arasında 1,80 km yürümüşüz. Böylece bugün toplam 7,71 km yürümüş oluyoruz.

3. Gün – Shira Cave Camp (3.840 m) Rotası fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

3. Gün - Shira Cave Camp (3.840 m) Rotası video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız.

 

4. Gün - 30 Temmuz 2025 Çarşamba – BARRANCO CAMP (4.630 m–3.960 m) Rotası:

Saat kahvaltısından sonra 07.45’te üçüncü gün yürüyüşümüz başlıyor. Bugünkü rota ile bundan sonraki rotaları tamamı aynı Kula Jeopark Alanı’nda olduğu gibi irili ufaklı soğumuş lav taşları ile kaplı. Sabahları 0 dereceye yakın olan hava sıcaklığı gün ortasında 12-13 derecelere kadar yükseliyor. Hafif serin bir rüzgâr olmasına rağmen pırıl pırıl güneşli güzel bir gün. Yükseldikçe iyice küçülen

bodur ağaçlar yerini otsu bitkiler ile çiçeklere bırakıyor. Bugün aklimatizasyon günümüz. Düne göre zor olmayan daha yatay bir çıkışla 13.25’te 4.630 m’deki Lava Tower Camp’a geliyoruz. Yine yemek ve tuvalet çadırımız kurulmuş. Ellerimizi sıcak su ile yıkadıktan sonra öğle yemeğimizi yiyip dinleniyoruz. Bu yükseklikte katlanır sandalyede oturup masada yemek yemek bile büyük bir

rahatlık ve konfor. Saat 14.35’te 3.960 m’deki Barranco Camp inişimiz başlıyor. Rota üzerinde buraya özgü çok değişik bir ağaç var. İsmini rehberimiz Baraka’ya yazdırıyorum. “Gıant senecıo cottonıı Gıand senecıo kıliımanjaroc” Bu ilginç ağaçlar ile karlı Kilimanjaro zirve fotoğrafları çekildikten sonra inişe devam ediyoruz. 16.45’te de Barranco Camp (3.960 m) Alanı’na gelerek üçüncü yürüyüş

günümüzü bitiriyoruz. Uzun süreli sert iniş sonunda ağrıyan sol dizimi Kilimanjaro’nun eriyen kar suyuna sokarak rahatlatıyorum. Yukarıda da belirttiğim gibi bugünkü rotanın yükseklik dışında bir zorluğu yok. Yatay uzun çıkış ve dik sert bir iniş. Wikiloc’a göre bugün 799 m irtifa kazancı, 655 m irtifa kaybı yaparak 3.825 m minimum irtifa ile 4.623 m maksimum irtifa arasında toplam 10,82 km yürümüşüz. 

4. Gün – Barranco Camp (4.630 m – 3.960 m) Rotası fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

4. Gün – Barranco Camp (4.630 m – 3.960 m) Rotası video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız.

 

5. Gün - 31 Temmuz 2025 Perşembe – BARAFU CAMP (4.560 m) Rotası (Kilimanjaro Base Camp):

Bugün sabah kahvaltıyı 06.45’te yapıp 07.45’te yürümeye başlıyoruz. Zirve öncesi en zorlu günümüz. Önce, oldukça dik, uzun ve zorlu olan, çoğu yerde 4 nokta tırmanışı yapılan Baranco Holl Duvarı’nı çıkacağız. Sonra, çok dik iniş ve çıkış yaparak Karanga 

Camp (3.928 m) Alanı’nda öğle molası vereceğiz. Daha sonra 4.560 m’deki Kilimanjaro Base Camp’ı Barafu Camp’a çıkacağız. Sabah hava oldukça serin. Barranco Holl Duvarı gölgede kaldığı için daha da serin. 09.32’de kazasız belasız

Barranco Holl Duvarı tırmanışını tamamlıyoruz. Güneş çıktığı için hava sıcaklığı 12-13 derecelere yükseliyor. Burada kısa bir dinlenmeden sonra saat 10.00’da yürümeye devam ederek önce hafif bir iniş ardından hafif bir çıkış sonra oldukça dik bir iniş ve dik bir çıkış yaparak 3.928 m’deki Karanga Camp Alanı’na,

12.16’da geliyoruz. Yemek ve tuvalet çadırlarımız kurulmuş. Yemeğimizi yiyip istirahat ettikten sonra 13.45’te tekrar yürümeye başlıyoruz. Ağır ağır küçük adımlarla yükselmeye devam ederek 16.18’de Kilimanjaro Base Campı Barafu Camp’a (4.560 m) ulaşarak dördüncü yürüyüş gününü bitiriyoruz. Wikiloc’a göre

bugün 1.031 m irtifa kazancı, 353 m irtifa kaybı yaparak 3.926 m’den 4.634 m’ye tırmanırken toplam 9,67 km yürümüşüz. Biraz istirahat ettikten sonra 19.00’da yemek yiyip 20.00’de rehberlerimiz ile zirve toplantısı yapıyoruz. Zirve yürüyüşünde 6 rehbere ilave olarak 5 rehberin daha bizimle olacağını öğreniyoruz. Yani bu hepimizin yanında bir rehber olacak demek. Her akşam olduğu gibi

saturasyon ölçümleri yapılıp kaydediliyor. “Rahatsızlığı olan var mı?” diye soruluyor. Zirve yürüyüşünde kullanılmak üzere kumanya paketleri dağıtılıyor. Baraka bugün çok yorulduğumuz için bize yarım saat torpil yapıp yürüyüş saatini 01.00’e alıyor. Kıssima ise geceye damgasını vuruyor. “Acı geçici, başarı kalıcıdır. Acı yoksa kazanç yoktur.”   

5.Gün – Barafu Camp’a (4.560 m) Rotası fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

5.Gün – Barafu Camp’a (4.560 m) Rotası video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız.

6. Gün - 01 Ağustos 2025 Cuma – Kilimanjaro Uhuru Peak Zirve (5.895 m) Rotası:

Gece yarısı 01.24’te zirve yürüyüşüne başlıyoruz. Hava sıcaklığı -5 civarında. Yükseldikçe -10’a kadar düşüyor. Hiç ay ışığı yok. Zifiri karanlık. Bizden önce yürüyüşe başlayanların ışıkları çok yükseklerde, bir o kadar da uzakta görünüyor. Rehberlerimiz tırmanış boyunca 

soğuk havaya rağmen çok güzel Tanzanya, Africa yerel şarkıları söylüyorlar. Saat 06.30’da güneş doğmaya başlıyor. Güneş yükseldikçe soğuk kırılmaya, hava sıcaklığı da 5 derecelere doğru yükseliyor. Yükseklikten etkilenerek rahatsızlanan uzak doğulu iki

dağcıyı rehberler aşağıya indiriyorlar. Bir tanesine oksijen maskesi takılmış. Akşam hiç dinlenememiş olmamızdan kaynaklı adım adım çıkarken öyle bir uykum geliyor ki anlatamam. Resmen ayakta uyuyorum. Arkadaşlara soruyorum. Onlar da aynı şekilde uykularının çok geldiğini söylüyorlar. Sonuçta yavaş yavaş yükselerek 09.41’de Kilimanjaro Dağı’nın ilk zirvesi olan Stella Point’e (5.756 m)

ulaşıyoruz. Sırt çantalarımızı burada bırakarak 10.16’da 5.895 m ile Kilimanjaro Dağı’nın en yüksek noktası Uhuru Peak zirvesine doğru yürümeye devam ediyoruz. Küçülmüş buzulları görüyoruz.

Son 200 m’yi kar üzerinde yürüdükten sonra saat 11.01’de zirveye ulaşıyoruz. Mutlu son. Benim için 2020 yılında başlayan Kilimanjaro rüyası sona eriyor böylece. Zirve fotoğraflarını çekildikten 

sonra 11.35’te dönüşe geçiyoruz. Sevgili Rabia’nın yıllar önce çantama bağladığı şans ipini sırt çantalarını Stella Point’te bıraktığımız için Uhuru Peak’a bağlayamıyorum. Dönüşte Stella

Point’e bağlıyorum. Dönüş yolu resmen çarşak inişi. Çarşağa topuğu koydukça 15-20 cm’de aşağıya doğru kayıyorsun. Saat 13.30’da Barafu Camp’a dönerek beşinci zirve yürüyüş günümüzü de bitiriyoruz. Yaklaşık 10,30 saatte çıktığımız zirveden 2 saatte iniş yapıyoruz. Wikiloc’a göre zirve yürüyüşümüzde 1.243 m irtifa kazancı, 1.243 m irtifa kaybı yaparak 4.618 m’den 5.868 m’ye çıkış ve iniş yaparak toplam 10,15 km yürümüşüz. Programa göre bugün 3.100 m’deki Mweka

Gate Camp’ına iniş yapmamız gerekiyor. O kadar yorgunuz ki kimsenin adım atacak hali yok. Hepimiz çadırlarda yatıyoruz. Sonuçta Baraka ile görüşerek aşağı kampa iniş yapamayacağımızı bildiriyoruz. Tabii olarak düzen bozuluyor. Mweka Gate Campı için hazırlanan mutfak çadırında yemek hazırlanması 21.00’i geçiyor. Yemek olmasa bile razıyız. Yemeği yer yemez yatıyoruz. Bir gün önceki Barranco Holl Duvarı tırmanışı ile 9,67 km’lik oldukça zorlu Barafu Camp yürüyüşümüz üzerine sadece 3 saat kadar

yatıp hiç dinlenemeden zirve yürüyüşüne başlamamız bizleri çok yıpratıyor. Ekip son 3 ayda çok ciddi antrenman yapmamış olsa bugün zirve yapmamız mümkün olmayabilirdi. Zirve yürüyüşünden önce 1 gün dinlenebilseydik eğer güle oynaya zirveye çıkar bu kadar da yorulmazdık diye düşünüyorum. Kilimanjaro tırmanışı yapmak isteyenlere 100 dolar ilave ücret ödeyerek zirve öncesi bir gün dinlenmelerini tavsiye ediyorum. 

6. Gün – Kilimanjaro Uhuru Peak Zirve (5.895 m) Rotası fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

6. Gün – Kilimanjaro Uhuru Peak Zirve (5.895 m) Rotası video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız.

 

7. Gün - 02 Ağustos 2025 Cumartesi - Mweka Gate (1.613 m) Zirve Dönüş Rotası:

Bütün gece kütük gibi uyuduktan sonra dinlenmiş bir şekilde kalkıp 07.00’de Kilimanjaro Dağı’ndaki son kahvaltımızı yapıyoruz. 07.30’da Africa Comfortable Tours personeli ile vedalaşıyoruz. 

Anlaşmamız bahşişler dahil olmasına rağmen hizmetlerinden çok memnun kaldığımız için gönlümüzden bahşişler dağıtıyoruz. Saat 08.00’de de Kilimanjaro Dağı’na el sallayarak veda edip inişe geçiyoruz. Gençlik Marşı, İzmir Marşı söyleye söyleye bulutlara

yaklaşıyoruz. Aşağıya indikçe önce yeşil örtü sonra bodur ağaçlar başlıyor. Daha da aşağıya bulutların altına inince, balta girmemiş yağmur ormanlarının gökyüzünü kapatan devasa ağaçları başlıyor. 09.38’de High Camp’a (3.950 m) geliyoruz. Kısa bir fotoğraf

molasından sonra devam ediyoruz. Bulutların içine girince çisil cisil yağan yağmur aşağıya indikçe çoğalıyor ve hiç kesilmeden yürüyüş sonuna kadar devam ediyor. 11.19’da Mwake Camp’a (3.100 m) geliyoruz. Burada Sn. Erhan PEKMEZ arkadaşımızın kuzeni Sn. Gökhan HİSARCIKLILAR ve onun rehberliğinde Kilimanjaro’ya çıkan

İstanbul’dan gelen arkadaşlar ile karşılaşıyoruz. Yağmur ve hafif sis yağmur ormanını daha da gizemli hale getiriyor. Siyah-beyaz renkte maymun görüyoruz. Tabii olarak yağmur rotayı kaygan hale

getiriyor ama ekibimiz süper. Herhangi bir sorun yaşamadan 15.03’te Wikiloc’a göre 1.613 m’deki etkinlik son noktası Mweka Gate’e ulaşarak, 6 günlük Kilimanjaro (5.895 m) zirve yürüyüş

etkinliğimizi resmen bitiriyoruz. Kilimanjaro biraları ile ilk kutlamayı hemen orada yapıyoruz. Dağda geçen 6 gün boyunca içmek zorunda kaldığımız dezenfekte edilmiş yavan sudan sonra, 

Kilimanjaro birası hayatımda içtiğim en güzel biraydı. Wikiloc’a göre bugün 3 m irtifa kazancı, 3.002 m irtifa kaybı, 4.618 m maksimum irtifadan, 1.613 m minimum irtifaya inerken toplam

16,58 km sürekli iniş yapmışız. Böylece 6 günlük Kilimanjaro zirve faaliyetimizde toplam 66,68 km yürümüş oluyoruz. Etkinliğimizin son fotoğrafını da çekildikten sonra önce aracımız ile

16.00’da geldiğimiz Kilimanjaro Köyü’nde yemek yiyoruz. Sonra da 18.00’de Aruşha’da ki Keys Hotel’e gelip 6 gün sonra banyo yapıyoruz. Ohh dünya varmış. Saat 20.30’da akşam yemeği için

hotelin restoranında toplanıyoruz. İlknur ve Volkan’ın 10. evlilik yıldönümleri için Baraka diğer rehberlerle birlikte pasta ve şampanya ile gelerek sürpriz bir kutlama partisi düzenliyor. İlknur ve Volkan’a  

bir sonraki yıldönümlerinin Everest’te kutlama ve mutluluk dileklerimizden sonra Baraka tek tek hepimize Kilimanjaro Diplomalarımızı veriyor. Kilimanjaro Dağı zirve faaliyetini başarıyla

gerçekleştirmemizde çok emekleri olan Baraka, Kıssima, Anuary, Yusuf ve diğer rehberler başta olmak üzere Africa Comfortable Tours’un bütün personeline çok teşekkür ediyoruz. 

7. Gün – Mweka Gate (1.613 m) Zirve Dönüş Rotası fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

7. Gün – Mweka Gate (1.613 m) Zirve Dönüş Rotası video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız.

 

Zirve yürüyüşünden ne zaman vazgeçmeli:

-Öncelikle dönüş kararı rehberler ile birlikte alınmalı. Çünkü rehberler onlarca kez zirveye çıkmış, zirve yolunda rahatsızlıklar hususunda pek çok deneyim yaşamış tecrübeli insanlar.

-Rahat nefes alamama, halüsinasyon görme, ağızdan burundan kan gelmesi gibi belirtisi olanlar hızlı bir şekilde bu belirtilerin olmadığı noktaya kadar indirilmeli. 

-Hafif baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı, kusma gibi belirtisi olanlar yürüyüş hızını azaltarak devam edebilir. Kusmanın rahatlatıcı bir etkisi bulunuyormuş. 

-Zirveye çıkma azmini ve moral motivasyonunu kaybetmiş kişiler.

-Zirveye, ne kadar yavaş yürürsen, o kadar hızlı çıkarsın.

 

Kilimanjaro Dağı ile ilgili bilgiler:

-Kilimanjaro National Park yöneticilerini tüm kalbimle tebrik ediyorum. Sanki uçağa biner gibi herkesi güvenlik noktasından geçirip çantaları kontrol ederek dağda yürümesine izin veriyorlar. Pet şişe ile

su taşımak yasak. Matara, termos götürülmeli. Bunun sonucu Kilimanjaro Dağı’nın hiçbir yerinde pet şişe, naylon torba gibi çöp görünmüyor. Dağda tuvalet kâğıdı dışında neredeyse hiç çöp yok.

-Kilimanjaro National Park girişinde porterlerin taşıyacaklarını çantalar tek tek tartılarak 20 kiloyu geçip geçmediği kontrol ediliyor.

Bayan Porter'ler de var. Hele bir tanesi ağzında lolitop şeker ile çok tatlı bir çocuk-genç kızdı.

-Macame ve Moshe’de hastane binası gördüm.

-Rahatsızlanarak Helikopter tutmak zorunda kalınırsa bedeli 3000 dolar. O yüzden Seyahat sigortası helikopter ve dağcılık sporu dahil yaptırılmalı.

-Bütün kamplarda umumi tuvaletler var. Su yok. 100 dolar fark ödeyerek portatif tuvalet alınmasını tavsiye ediyorum. İçinde portatif karavan tuvaleti olan wc çadırı, çadırların hemen yakınına

kuruluyor. Böylece, çadırlar umumi tuvaletlere uzak noktaya kurulmak zorunda kalındığında akşam, çok soğuk havada uyku tulumundan çıkarak umumi tuvalete gitmek zorunda kalınmıyor. 

-Her akşam yemek çadırında rehberler tarafından sağlık sorgulaması ve saturasyon ölçümü yapılıyor. 

-Her kapı/kamp yerinde isimler alınıyor. Zirve yapanlara diploma veriliyor.

-Rehberlik firması ile anlaşma bahşiş dahil ya da bahşiş hariç olarak çok iyi yapılmalı ve kayıt altına alınmalı. (Burada Zeki Hocam’a bir kez daha çok teşekkür ediyorum.) Yoksa rehberlerin 20-25, aşçının 15-20, porterlerin 10-15 dolar günlük bahşiş bedeli var.

 

Neler Götürülmeli:

-Günlük hayatınızda kullandığınız tansiyon, şeker, guatr vb. ilaçlar ile ishal, grip, ağrı kesici, ateş düşürücü ilaçlar.

-Tuz, tuzlu ve tatlı bisküvi, 

-Fındık, Fıstık, ceviz, incir, kuru üzüm, leblebi gibi tuzlu-tuzsuz çerez karışımı 100-150 gr. paketlenerek günlük tüketilmeli.

-Zeytin-peynir-pastırma, 100-150 gr vakumlu paket yapılarak sabah kahvaltısında tüketilmeli.

-Makame Gate dışındaki bütün rotalar çok tozlu. Ağzı burnu iyice kapatan baf, eldiven, ultraviyole ışınlara karşı yüksek korumalı güneş kremi, geniş şapka ya da burunluk götürülmeli. Şapkam burnumu örtmediği için güneş kremine rağmen burnum yandı.

-Bolca Islak Mendil, Islak Vücut Temizleme havlusu ve tuvalet kâğıdı götürülmeli.

-Dudak çatlamasını önlemek için ruj götürülmeli. Rehberler vazelin kullanıyor.

-Dağda sivrisinek yok ama aşağılarda Aruşha, Darusselam ve Zanzibar’da var. Mavi kapaklı sivrisinek-kene kovucu götürülmeli. Hem elbiselere hem de vücudun açık kısımlarına sıkılmalı.

-Çocuklar, kadınlar için şeker, kalem, defter, toka, kıyafet, ayakkabı vb küçük hediyeler götürülmeli.

 

DARÜSSELAM Gezimiz – 03-04-05 Ağustos 2025

03 Ağustos 2025 Pazar sabahı erkenden, Volkan işyerinden izin alamadığı için İstanbul’a, kızlar da safariye gittiler. Şirin, Fikret ve ben 12.00’de yerel pervaneli uçak ile Darüsselam’a gitmek için Baraka’yı bekliyoruz. Bizi 10.00’da hotelden alıp havaalanına götürecek. Pervaneli uçağa ilk defa bineceğim bu arada. Maalesef Baraka 10.35’te gelince, havaalanına 11.45’te ulaşabiliyoruz. 

Şansımıza uçuş iptal olmuş. Bugün 21.30 veya 23.30 uçaklarında yer olursa göndereceklermiş. Bizi bir otele götürüyorlar. Otelde bir şeyler yedikten sonra odalara geçip dinleniyoruz. 23.30 uçağı için 19.50’de tekrar havaalanına götürülüyoruz. Maalesef o uçuş da iptal oluyor. Nihayet 00.35’te uçup, 01.59’da da Darüsselam Havaalanı’na iniyoruz. Tombiş, iri yarı iki hostesimiz çok tatlıydı. 

Koridorda güler yüzleri ile dolaşırlarken resmen uçağı zıngıldatıyorlardı. Bir taksi ile 02.36’da Darüsselam’da kalacağımız Tower Hotel’e geliyoruz. Bugün gündüz 12.00 olan uçuş saatimiz gece 00.35’te, tam 12,35 saat gecikmeyle gerçekleşti. Eğer zamanında gerçekleşseydi, uçağa yetişemeyecektik.

Çünkü rehberimiz Baraka geç kalmış, yolda da trafik berbattı. Yaklaşık 12,35 saat gecikme bizim ekstra dinlenmemizi sağladı. Yani her şeyde bir hayır varmış. Raha Hotel şehrin merkezinde, bizim Çankaya merkezi gibi, şu an yenilenmesi devam eden, eski ama güzel bir hotel.

04 Ağustos Pazartesi sabahı pencereyi açtığımda yoğun bir büyükşehir gürültüsü (araba, korna, uğultu vb) ile serçe kuşlarının sesleri odayı dolduruyor. Hotelde kahvaltı yaptıktan sonra 11.30’da Darüsselam sokaklarında dolaşmaya çıkıyoruz. İlk önce bankada para bozduruyoruz. 2480 şilin 1 dolar ediyor. Çok köhne bir şehir.

Önce Alman sonra İngiliz sömürgesinde kalmış. Çok eski bina ve arabaların yanında gökdelenler ve son model arabalar var. İnsanlar arasındaki uçurum korkunç boyutta. Para isteyen insanlar çok yapışkan. Tuktuk denilen yolcu taşıyan 3 tekerlekli arabalar her

yerde. Sokak satıcısından Hindistan Cevizi suyu içip, içini yiyoruz. Dragon frud meyvesi yiyoruz. Her iki meyveyi de hayatımda ilk defa tadıyorum. Hindistan cevizi suyu bildiğiniz su gibi. Rahat içiliyor. Drogon frud da tatlı, etli bir meyve. Rahat yeniliyor.

Katlı sebze-meyve pazarını dolaşıyoruz. Tropikal meyve çeşitleri çok fazla. Kaju satıcıdan kilosu 9 dolara kaju alıyoruz. Daha sonra sokak aralarında kurulu açık pazar yerini dolaşıyoruz. Pazar yeri öyle kaotik

bir yer ki Kemeraltı buranın yanında çok sakin kalır. İnsan, araba, tuktuk, motorsiklet, bisiklet ve her türlü aşırı mikrofon sesi. Kalabalık ve gürültüden başımız dönüyor. Bir tuktuk kiralıyoruz. Bizim

yürüyemediğimiz yollardan öyle bir geçiyor ki inanmıyoruz bu gerçek mi diye. Otele tuktuk sayesinde gelebiliyoruz. Akşam ben ve Şirin dışarı çıkmıyoruz. Fikret de çıkar çıkmaz ortamı güvenli bulmadığı için hemen hotele geri dönüyor.

05 Ağustos Salı sabahı kahvaltıdan sonra çantalarımızı hotele emanete bırakıp taksi ile köy müzesine gidiyoruz. Giriş 100 dolar olduğu için ben ve Şirin girmiyoruz. Fikret giriyor. Fikret köy müzesini gezdikten sonra tuktuk ile ağaç oymacılığı yapan köye gidiyoruz.

Heykel yapım ustalarını seyrediyoruz. Çok basit aletler ile ağaçtan her türlü hayvan ve süs eşyası yapıyorlar. Daha sonra tekrar tuktuk kiralayıp hotele geri dönüyoruz. Çantalarımızı alıp taksi ile feribot iskelesine gidip bilet alarak deniz yoluyla Zanzibar’a gideceğiz.

6-7 Değnekçi resmen arabaya saldırıyor. Neredeyse bizleri, aracın penceresinden dışarı çekecekler. Taksicinin de yardımıyla bilet gişesine gidip biletlerimizi alabiliyoruz. Oradan da çantalarımızı taşımak isteyenler ile mücadele ede ede vapur biniş yerine gelip vapur hareket saati 14.00’ü beklemeye başlıyoruz.

Vapura binmek ve inmek sıkıntılı. Vapur Karşıyaka-Konak katamaran vapurlarından. Seyahat rahat geçiyor. Bir karmaşayla vapurdan inince ağır çantalar ile tekrar kontrol noktalarından geçmek büyük eziyet. Zanzibar’a girişte sağlık sigortası yaptırılıp yaptırılmadığı kontrol ediliyor. Yaptırılmamış ise

50 dolar ödenerek hemen orada yaptırılıyor. Bu işler Kilimanjaro’ya çıkmaktan daha zor. Sonunda otelimize gelip yerleşiyoruz. Arap mimarisinde 150-200 yıllık tarihi temiz bir butik hotel. Gün batımında sahil bandına çıkıp dolaştıktan sonra kral balığı ile fiş balığı yiyip birazda müzik dinledikten sonra otele dönüyoruz. Gece yarısından sonra yağmur yağıyor. 

Darüsselam gezimizin fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

Darüsselam gezimizin video günlüğünü görmek için burayı tıklayınız.

 

ZANZİBAR Gezimiz – 06-07-08-09 Ağustos 2025

06 Ağustos Çarşamba sabahı 09.40’da safariden gelen arkadaşlarımız ile buluşuyoruz. Arkadaşlar odalara yerleşerek duş alıp dinlendikten sonra yüzleri gülmeye başlıyor. 6 gün dağ, 4 gün de safari yolculuğu sonunda ilk defa gerçekten temizlenip dinlenebildiler çünkü. 13.30’da hotel önünde buluşup Zanzibar

sokaklarında gezmeye başlıyoruz. Freddie Mercury’nin doğduğu ev müze haline getirilmiş. Bazı arkadaşlar 10 dolar giriş ücreti ödeyerek geziyorlar. Her türlü turistik eşyanın satıldığı daracık sokaklarda geze geze Köle Evi Müzesi’ne geliyoruz.

1800-1909 yılları arasında esir edilen insanlar buradan Güney Carolina’ya götürülmüş. Binalar 1860’lı yıllarda Araplar tarafından yapılmış. Kölelerin zincirlenerek yaşamak zorunda bırakıldığı insanlık dışı yerler içimizi acıtıyor. Köle Evi Müzesi’nden

çıkınca rastlantı sonucu Anatolya Restoranı görüyoruz. Adıyamanlı Ramazan AYDIN’ın (+255 745 344 334) işlettiği restoranda, Kilimanjaro tırmanışından 10 gün sonra yoğurt ve

sütlaç yemek, cam bardakta demleme çay içmek çok iyi geliyor. Sonra sokaklarda dolaşıp iyice yorulunca akşam 19.50’de sahilde bulunan kafeteryada bira içip müzik dinledikten sonra hotele gidiyoruz.

07 Ağustos Perşembe sabahı kahvaltıdan sonra 10.10’da tekne turuna çıkıyoruz. Önce, yarım saatlik bir tekne yolculuğu ile Nakupenda (Seviyorum) Adası’na gidiyoruz. Bu ada med-cezir sebebiyle deniz yükselince cuma hariç her gün 18.00’den sonra 6 saat tamamen suyun altında kalıyormuş. Sadece cuma günleri su altında kalmıyormuş. O yüzden cuma günleri çok kalabalık

oluyormuş. Bembeyaz incecik kumsal ve turkuaz denizi ile güzel küçücük bir ada. Izgara ve maltızlarda çeşit çeşit balıklar pişirilip satılıyor. Burada denize giriyoruz. Böylece hayatımda ilk kez Hint Okyanusu’nda da okyanusa girmiş oluyorum. Adada yürüyüş yaparken yanında Türk Bayrağı dikili olan Sülayman ARPACI ve Rehber Khamis ile karşılaşıyoruz. Sülayman ARPACI İstanbul’dan

gelmiş. Khamis ise Alanyalı bir vatandaşımızın Zanzibar'da kurduğu Penna Seyahat Acentesi’nde çalışıyormuş. Bayrağımızı da bulunduğu yere o dikiyormuş. Kırık ve çok tatlı türkçesi ile kendisinden ada ile ilgili bilgiler alıyorum. 13.15’te Hava bozuyor. Dalgalar neredeyse adanın üzerinden aşacak. Tekne kaptanımızın

uyarısıyla toplanıp diğer ada Prison İsland’a (Hapishane/ Sarıhumma Karantina Adası) gidiyoruz. 12 dolar adaya giriş ücreti ödedikten sonra önce yemek yiyoruz. Ben 12 dolara margarita pizza, arkadaşlardan bazıları 22 dolara ahtapot+

kalamar yiyorlar. Sonra adayı geziyoruz. Adada çok iri Galapagos kaplumbağları ile tavus kuşları var. Bu adada denize girilmiyor. Saat 16.10’da adadan ayrılarak 16.50’de Zanzibar’a dönüyoruz. Akşam

serbest zaman. Sahilde hayatımda ilk defa şeker kamışı suyu içiyorum. Kamışlar sıkılırken arasına limon konulduğu için limonata tadında. İshal oluyorum. Otelde hemen ercefuryl içiyorum. Sabah düzelmişim.

08 Ağustos Cuma sabahı kahvaltıdan sonra 09.45’te adanın kuzeyine gidiyoruz. 60 km yolumuz varmış. Zanzibar’ın bu bölgesi daha yeşil. Her yer baharat ve muz bahçesi. Saat 10.15’te baharat bahçelerine geliyoruz. 5.000 şilin (yaklaşık 2 dolar) giriş ücreti ödedikten sonra anlatıcı rehber peşinde baharat

ağaçlarını görerek bilgi alıyoruz. Kakule, karanbola, muskat, duryan, vanilya, kakao, karabiber, alaovera, arabica kahve, yaprak tarçın, tarçın kabuğu, tarçın ağacı kökü (wiks gibi kokuyor), jak furuty, zerdeçal, kiptiki furuti (Kırmızı ruj gibi kullanılıyor. Massai boyası) zencefil kökü, muz, melissa, limon

otu, küstüm otu. Bu kadarını not alabildim. Alamadığım, kaçırdıklarımda vardır. 11.30’da Baharat Bahçesi’nden ayrılıp 12.40’da Nungwı Turizm Bölgesi’ne geliyoruz. Oldukça uzun 

bembeyaz kumsalda yürüyüş yapıyoruz. Yürüyüş sonrası Fiş Maarket-Local Restoranda balık yiyip aracımız ile Kendwa Sahilleri’ne gidiyoruz. Burası da bembeyaz kumlarla kaplı, çok geniş,

kilometrelerce uzanan bir halk plajı. Her iki halk plajının kıyıları beş yıldız lüks oteller ile dolu. Otellerin arka tarafında ise yerli halk çoğunlukla teneke çatılı mütevazi evlerde yaşıyor.

Sahil, hediyelik eşyadan tekstil ürünlerine, egzotik meyve çeşitlerine kadar her türlü ürünü satmaya çalışan satıcılar ile massai kıyafetli eli sopalı gençler, kadınlar ve çocuklarla dolu.

Arkadaşlarımdan bazıları denize giriyor. Hava kapalı ve deniz de dalgalı olduğu için ben girmiyorum. 17.40’ta da Kendwa Sahilleri’nden ayrılarak 19.15’te adanın güneyinde bulunan hotele dönüyoruz.

09 Ağustos Cumartesi. Bugün ülkemize dönüş günü. Saat 11.00’de odaları boşaltarak çantalarımızı resepsiyona emanete bırakıyoruz. 20.00’de Zanzibar Havaalanı’na gideceğiz. O zamana kadar daracık Zanzibar sokaklarında, bizim Kemeraltı benzeri tekstil

ürünlerinin satıldığı yerler ile sebze-meyve pazarını dolaşıyoruz. Buranın pazar yerleri Darüsselam ve Kemeraltı kadar kalabalık değil. Daha sakin. Saat 20.30’da Havaalanındayız. Arkadaşımın birisinin çantasında bulunan deniz kabuklarının geçmesi için görevli rüşvet istiyor. Arkadaşım vermeyince de yere atıp üzerine basarak kırıyor.

Klima sadece küçük bir yerde çalıştığı için havaalanı çok sıcak. Tanzanya’ya geldiğimden beri ilk defa sol elimin üzerinden sivrisinek ısırıyor. 23.55’te küçük pervaneli uçak ile Darüsselam’a uçuyoruz. 

10 Ağustos Pazar günü 00.11’de Darüsselam'a iniyoruz. Fikret’in İzmir yerine İstanbul'da inme isteği ile Şeyda’nın kabin bagajının alt bagaja gönderilmesi sorunlarının çözülmesinden sonra bu seferde gümrük görevlisi kabin çantamı didik didik arıyor. Bir şey bulamayınca da ekşi bir surat ile teşekkür ediyor. Herkesin

ayakkabılarının çıkartılarak yerde yürütülmesi ise iğrenç. Sonunda tatlı bir huzur ile uçuş saatini beklemeye başlıyoruz. 03.40’ta THY uçağı ile İstanbul uçuşumuz başlıyor. Kaptan pilot bayan. Gurur duyuyorum. 10.57’de İstanbul Havaalanı’na iniyoruz. Fikret

ile vedalaşarak ayrıldıktan sonra 13.15’te İzmir’e uçuyoruz. 14.11’de de İzmir Adnan Menderes Havaalanı’na inerek 67 kg olarak İzmir’e dönüş yapıyorum şükürler olsun. Böylece hayatımda 40 yıl sonra tekrar 70 kg’nun altına inmiş oluyorum. Sağlıkla kalın. 

Zanzibar gezimizin fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız.

Zanzibar gezimizin video günlüğü-1’i görmek için burayı tıklayınız.

Zanzibar gezimizin video günlüğü-2’yi görmek için burayı tıklayınız.

 

Darüsselam ve Zanzibar için bilgiler;

-Zanzibar’a gitmeyi düşünenler havaalanından otele, otelden havaalanına gidecek ve otelin önünde denize girecek ise çok sorun yok. Sahil bantları güvenli. Darüsselam ve Zanzibar’da güvenlik sorunu var. Ara sokaklar grup halinde gezilmeli. Özellikle akşamları ara sokaklara tek başına gidilmemeli. Bayanlar ise kesinlikle gitmemeli.

-Alışverişlerde kesinlikle pazarlık yapılmalı. İstenen fiyatın yarısı, hatta ⅓’ü teklif edilmeli.

-Ülkemizden daha fakir ülkelere gidildiğinde otel, yemek, temizlik, hijyen vb hususlarda beklentiyi yüksek tutmamak gerekiyor. Yoksa sü

kutu hayale uğratılması kaçınılmaz.

 

Teşekkür;

-En başta, birçok rehberlik firma araştırmaları yaparak en uygun fiyatlı rehberlik firması Africa Confortable Tours ile bütün görüşmeleri ve yazılı sözleşme ile tüm organizasyonu yapan sevgili Zeki VAROL’a,

-Bu etkinliğe katılmak isteyenler ile katılanlar arasında aylarca tüm iletişimi sağlayan sevgili Selda KETENCİ’ye,

-Resmi kasamız, tam bir Anadolu kadını, anası gibi hepimizi derleyen, toplayan, bir ve diri tutan sevgili Ayfer ŞAHİN GÜRPINAR’a

-Her daim gülen yüzü, alçak gönüllüğü ve güzel ingilizcesi ile özellikle Kilimanjaro ve havaalanlarında tüm iletişimizi sağlayan, atom karınca sevgili Ayşe NALBANTSOY’a,

-Bütün uçak biletleri, sigorta işlemler,i otel rezervasyonları, özellikle Darüsselam ve Zanzibar'da her türlü araç transferlerini en uygun fiyatlara sağlayan, bizlere pazarlık yapmayı öğreten, tercümanlığımızı yapan, tuttuğunu koparan, dişi arslanımız sevgili Şirin PALA’ya,

-Genel Cerrah olarak sağlık konusunda her an yanımızda güven kapımız olan sevgili Fikret BAŞTIMAR’a,

-Birlik ve bütünlük için her şeyi yapan sevgili ekip arkadaşlarım Şeyda KARAARSLAN, Atika YILDIRIM ÇABUK, Fatma SEZGİN, Netice KURTOĞLU, İlknur TEKATAN AÇIK, Volkan AÇIK’a,

Özellikle son 3 ay her gün yaptığım yoğun antrenmanlarımda hep yanımda olarak beni çok iyi antrene eden sevgili Ali GÜNDOĞAN Ağabeyime,

-Ve bana verdikleri her türlü destek için sevgili eşim, kızım ve oğluma,

 Sonsuz teşekkürler ediyorum, şükranlarımı sunuyorum. Sağ olun, var olun.