Bir Yaşar EYÜPOĞLU, İki Rıdvan - (Rıdvan ERTANİ (Japon) - Rıdvan DİLMEN (Şeytan))

Ramazan Bayramı için İzmir'den Bolu'ya seyahat ederken (26.04.2022) yol arkadaşım sevgili Emre EYÜPOĞLU'nun babası, Bolu’muzun efsane öğretmenlerinden Yaşar EYÜPOĞLU'nun, (Emekli Bolu Atatürk Lisesi Müdürü) bir zamanlar futbolcu yetiştirme okulu gibi çalışan Boluspor'a genç ve yetenekli futbolcu bulanlardan birisi olduğunu, hatta Boluspor'un efsane kaptanı rahmetli Rıdvan ERTANİ (Japon) ile Fenerbahçe efsanesi Rıdvan DİLMEN'in (Şeytan) Boluspor'a onun tarafından kazandırıldıklarını öğrendim. Bunun üzerine sevgili Yaşar Hocama bayram ziyareti yapıp hem elini öptüm hem de bu hikâyeleri kendisinden dinledim. 

Tam bir derya ve bilgi küpü olan sevgili hocamızın çok kıymetli tarihi bilgilerinin unutulup yok olmaması, Boluspor'un efsane futbolcularından "Japon" lakaplı "Penaltı Kralı" rahmetli Rıdvan ERTANİ ile Boluspor'dan önce Sarıyer'e oradan da olaylı bir şekilde Fenerbahçe'ye transfer olan "Şeytan" lakaplı Rıdvan DİLMEN'in, Boluspor'a ve ülkemiz futboluna kazandırılması öykülerini, kendisinden izin alarak kayıt altına alıp paylaşılmasını düşündüm. 1965 yılında kurulan Boluspor'un 12 numaralı kurucu üyesi olan sevgili hocamdan benim de ilk kez dinleyip öğrendiğim iki Rıdvan'ın transfer hikâyeleri kısaca şu şekilde;

Bolu Vali’si, Belediye Başkanı başta olmak üzere Boluspor Yönetim Kurulu üyeleri ve şehrin ileri gelenleri Çizmeci Otel'de bir araya gelirler. Yarım kalan Bolu Stadı çimlenmesinin nasıl tamamlanacağı konusu görüşülürken, yan masada yemek yiyen İstanbullu bir ailenin yanında getirdiği İstanbul baskısı gazetedeki Rıdvan ERTANİ haberi, sevgili hocamızın dikkatini 

çeker. Rıdvan ERTANİ'nin Çapa Spor'dan İstanbulspor'a transfer olacağı ve imzaların ertesi gün atılacağı haberini tamamen rastlantı sonucu gazeteden öğrenir öğrenmez Bolu Belediye Başkanı ve aynı zamanda Boluspor'un da başkanı olan İsmail ÖZER'e durumu anlatır. O akşam Sabri ERATALAR'ın arabasına benzin ayarlanarak antrenör Naci ÖZKAYA 

ve kulüp yöneticileri olarak Ayhan TÜZÜN ile birlikte bir antrenör, iki yönetici İstanbul'a doğru yola çıkarlar. Önce, sabaha karşı 04:00 sularında, kısa bir süre önce Boluspor'a transfer olan Rıdvan’ın dayısının Istanbul'un Çapa semtinde bulunan evine giderler. (Dayının ismini hatırlayamıyor.) Gün ağarırken dayıyı da 

alarak İstanbul’un Topkapı semtinde oturan Rıdvan ERTANİ'nin evine giderler ve o sırada uyuyan Japon Rıdvan'ı uyandırıp arabaya bindirirler. O zamanlar Boğaziçi Köprüsü olmadığı için sabahın ilk arabalı vapurunu beklerler ve başka bir kulüp tarafından kaçırılmaması için hiç yalnız bırakmazlar. Tuvalete, 

çay içmeye sırayla giderler. Daha sonra da sabahın ilk vapuru ile karşıya geçip Bolu'ya devam ederler. Böylece rahmetli Rıdvan ERTANİ’nin nam-ı diğer Japon Rıdvan'ın transferi tamamlanır. 1966-1977 yılları arasında 12 yıl Boluspor'da başarıdan başarıya koşar. Nasıl, tam bir kız kaçırma hikâyesi gibi değil mi?

Rıdvan DİLMEN'in hikayesi ise; Boluspor Kulüp Başkanı Yener BANDAKÇIOĞLU’nun görevlendirmesiyle Yaşar Hocamız, Burdurspor’lu Gazi isimli bir futbolcuyu izlemek üzere Isparta'da oynanan şampiyon olanların 2. lige çıkacağı “Amatör Lig terfi maçlarına" gider. Maçtan önce Gazi isimli futbolcu ile konuşur, kendisini 

izlemek üzere Bolu'dan geldiğini, beğenirse Boluspor'a transfer edileceğini söyler. Burdurspor-Muğlaspor maçında seyrettiği bu futbolcuyu beğenmez ama karşı takımda oynayan kürdan gibi çok zayıf olan ve adını sonradan öğrendiği Rıdvan DİLMEN isimli futbolcuyu çok beğenir. Maçtan sonra kendisi ile görüşmek ister 

ancak Muğlaspor Kulübü yöneticileri "Futbolcumuzun aklını karıştıracaksın" diyerek izin vermezler. Akşam kaldığı otelin restoranında yemek yerken Rıdvan DİLMEN'in de orada olduğunu görür. Bir garson yardımıyla kendisiyle görüşür. Rıdvan DİLMEN'e: "Transfer zamanı diğer takımların hepsiyle 

görüştükten sonra en son bizimle görüş" der ve Boluspor Başkanı Yener BANDAKÇIOĞLU ile kendisinin telefon numaralarının yazılı olduğu bir kağıdı verir. Bolu'ya dönünce de Boluspor Başkanı Yener BANDAKÇIOĞLU'na izlemek için gittiği Gazi isimli futbolcuyu beğenmediğini ama rakip takım 

Muğlaspor'da oynayan Rıdvan DİLMEN isimli futbolcuyu çok beğendiğini, mutlaka transfer edilmesi gerektiğini belirten bir rapor sunar. Bunun üzerine Rıdvan DİLMEN’in transferi 1980 yılında tamamlanır ve 3 sezon Boluspor’da oynadıktan sonra önce Sarıyer'e sonra da olaylı bir şekilde Fenerbahçe'ye transfer olur.

Bolu Ticaret Lisesi mezunu olmama rağmen görünce yolumuzu değiştirdiğimiz sevgili Yaşar Hocam ile sohbet etmekten dolayı çok ama çok mutluyum. Kendisine ve sevgili eşi Yüksel Hanımefendi’ye sağlıklı uzun ömürler diliyorum.

Sağlıkla kalın.

Ayhan YÖRÜK