15 Mart 2017 Çarşamba

NİF DAĞI (OLİMPOS-3) 1.510 M. Zirve Etkinliği – Kemalpaşa/İzmir

12 Mart 2017 Pazar günü, Olimpos Dağcılık Kulübü’nün, Anadolu Olimpos Dağları 3. Etkinliği olarak, 1.510 m.’lik zirvesiyle yükselen Nif Dağı’na çıkmak üzere İzmir’in Kemalpaşa İlçe’sine geliyoruz. İlçe merkezinde 
bulunan kahvehanelerde çay-simit ile kahvaltımızı yaptıktan sonra, rota başlangıç noktası olan, İzmir
Kemalpaşa yolu üzerinde taş duvar diye adlandırılan mevkiiden, saat 09:50 sularında yürüyüşe başlıyoruz. 
Tarih boyunca yücelik ve ululuk simgesi olup özgürlüğe kaçış noktası olarak görülen, Anadolu halklarının bin yıllardır Tanrı’larını oturttuğu zirvelerden Nif Dağı’nın Tanrı’ları, bugün zirveyi görmemize izin verecekler mi 
bilmiyorum. Çünkü “Ahmak ıslatan” türden yağan yağmur, gün boyu hiç kesilmiyor. Nif zirve ise yoğun bulutlu aşağıdan bakınca. 8 Arkadaş (B) gurubu olarak ayrılıp önden yükselmeye başlıyoruz. Dağcılar 
“Şehirlerde karşılaşmaz, dağlarda karşılaşır.” misali, önce Arkas Dağcılık, sonra da Kardak Dağcılık’tan arkadaşlar ile karşılaşıyoruz. Kısa sohbetlerden sonra yükselmeye devam ediyoruz. Yükseldikçe sis yoğunluğu 
artıyor. Bembeyaz sisin içinde yağmur ile yıkanan çam ağaçları daha bir yeşil görünürken çam iğnelerinin ucunda biriken su taneleri bizlerin daha da ıslanmasına neden oluyor. Pamuk gibi üzerinde yürüdüğümüz 
dökülmüş çam iğneleri ise, yağmur ile daha bir kırmızı. Sanki Nif Dağı’nın Tanrı’ları yolumuza kırmızı halılar sermiş gibi. Neyse yükseldikçe sis yoğunluğunu daha da artırıyor. Görüş mesafesi yaklaşık 50-60 m. civarına 
düşüyor. Çeyrek asırdır gidip suyunu içtiğim Ardıçlı Kaya mevkiindeki güzelim pınar ve etrafındaki çınar ağaçları artık yok maalesef. Hangi ihtiyaç için açıldığını anlamadığım yol, bu güzellikleri yok etmiş. Allah’tan 
yolun kenarına pınarın aktığı bir su borusu koymayı akıl edebilmişler. Eğer biz insanlar başka müdahalede bulunmaz isek tabiat ana orayı yine cennete çevirir ama hiç umudum yok. Yoğun sis tabakası içinde ıslak ve 
kaygan çarşak kayalık bölgede kardelen sürprizi ile karşılaşıyoruz. Bembeyaz kuğu zerafetiyle nazlı nazlı sallanıyorlar. Oldukça dik bir çıkışla saat 12:40 civarında zirve düzlüğüne geliyoruz. Görüş mesafesi artık 
10 metre civarında. Aşağıdaki yağmur burada kar şeklinde yağıyor. Yoğun siste yön duygumuz iyice bozuluyor. Artık bir karar vermemiz lazım. Zirveye ulaşsak bile Yangın Gözetleme Kulesi’ni zor göreceğiz.
Sonuçta Nif Dağı kaç milyon yıldır yerinde duruyor. Biraz daha bekleyebilir diye düşünmeye başlıyoruz. Bir köyün camisinde, imam cemaata vaaz vermekteyken ansızın içeri giren köylülerden biri, “Köyü sel basmakta 
olduğunu…” haber verir. Bütün cemaat hemen kendilerini dışarı atıp kaçarken bütün ısrarlara rağmen imam camiyi terk etmeyi reddeder ve Tanrı’nın kendisini koruyacağın söyleyerek camide kalır. Kısa bir süre sonra 
sular camiye ulaşır, imam çaresiz minareye çıkar. Sular minarenin ilk katına yükselirken bir tekne imamı kurtarmaya gelir. Ancak dini bütün imam, Tanrı’nın kendisini koruyacağını söyleyerek tekneye binmez. 
Sular yükselir, imam ikinci kata çıkmak zorunda kalır. Bir tekne daha gelir, ancak imam yine Tanrı’nın kendisini koruyacağına inancının tam olduğunu söyleyerek tekneye binmez. Sular iyice yükselir. İmam artık 
minarenin en tepesindedir. Bir helikopter yaklaşır. İçindekiler durumun artık çok kötü olduğunu anlatarak helikoptere gelmesi konusunda ısrar ederler. Ancak imam helikoptere binmeyi yine reddeder. Bir süre sonra 
sular iyice yükselir ve imam boğularak ölür. Kendisini ahiretin kapısında melekler karşılar. Melek “Hoş geldiniz, buyrun.” der. İmam “Cennete girmek istediğimden emin değilim.” diye cevap verir. Melek “ Neden?” diye sorar. 
İmam “Tanrı’ya biraz kırgınım…” der. Melek “Ne oldu ki?” diye sorar. İmam “Ben hayatımı ibadet ederek geçirdim, insanlara hep iyilik yaptım, günahlardan uzak durdum. Yaşadığım köyü sel bastı, herkes kaçtı ama 
ben Tanrı’nın beni kurtaracağına inandığımdan kaçmadım. Görüyorsunuz ki şimdi buradayım…”der. Tam bu sırada yukarıdan Tanrı’nın sesi duyulur. “Salağa 2 tekne 1 helikopter gönderdik. Kurtarmak için  
daha ne yapacaktık? Böylesine geri zekalının, benim katımda hiç yeri yoktur.”der.  Kıssadan hisse Biz’de, Nif Dağı Tanrı’larının bugün zirveyi göstermeyeceğine kanaat getirerek, olumsuz şartlarda 
zirve çıkışını daha da zorlamamaya karar vererek, en temel dağcılık kuralını uygulayıp, saat 13:15 civarında 1.435 M.’den dönüş kararı alıyoruz. Islak, kaygan, taşlık ve de çarşak bölgeyi dikkatlice inip bir 
şeyler atıştırdıktan sonra birbirimize takılarak hoş sohbetler içerisinde güle oynaya iniş yapıyoruz. (A) Gurubu arkadaşlar ile aşağı yukarı aynı zamanda yürüyüş başlangıç noktasına gelerek saat 15:45
sularında da etkinliğimizi bitiriyoruz. Wikiloc’a göre bugün 308 m.’den 1.435 m.ye çıkış ve iniş toplamı olarak 12,58 km. yürümüşüz. Belirgin patika üzerinde kırmız-beyaz ya da başka bir işaret ile  
yön-mesafe levhası bulunmamakta. Su ise sadece yaklaşık 1000 m.’de ki, Ardıçlı Kaya mevkiinde var. (A) Gurubu rehberimiz Sn. Hafize YİĞİT ile (B) Gurubu rehberimiz Sn. Birol SAĞIN’a ve yürüyüşçü arkadaşlara bir kez daha çok teşekkür ederek yazımı bitiriyorum.
Sağlıkla kalın.
Ayhan YÖRÜK


NİF DAĞI (OLİMPOS-3) 1.510 M. Zirve Etkinliği fotoğraflarını görmek için lütfen burayı tıklayınız.

NİF DAĞI (OLİMPOS-3) 1.510 M. Zirve Etkinliği videosunu görmek için lütfen burayı tıklayınız.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder