Sıcak... Sıcak... Sıcak... Sıcaak... Sıcaaak... Çok sıcaaaaaaaaaaaaaaaak.
27-28 Nisan 2013 tarihlerinde Sn. Zeki VAROL
rehberliğinde düzenlenen, Zirve Dağcılık İzmir Şb. Etkinliği olan KARYA (KARIA)
YOLU faaliyetine katıldım. Faaliyete damgasını vuran sıcak hava oldu.
Meteorolojiye göre 31-32 derecelerde olan olan sıcaklık bize göre en az 35 derecelerde, hatta hissedilen sıcaklık daha da üzerindeydi.
Meteorolojiye göre 31-32 derecelerde olan olan sıcaklık bize göre en az 35 derecelerde, hatta hissedilen sıcaklık daha da üzerindeydi.
Özellikle ikinci gün 26 km.’lik
AKYAKA-TURNALI-SARNIÇ etabı Kıran Dağı (900 M.) çıkışında resmen kavrulduk. Gökova’da,
her öğleden sonra çıkan esinti hiç olmadı. Yaprak kıpırdamadı. Kıran Köyü-Kıran
Sahili Mah.’den Sn. Gülcan-Yüksel POYRAZ (0 536 4528573) çiftinin yardımları sayesinde çok
rahatladık. Yemyeşil, çakır gözleri olan
bizlere sıcacık ilgi gösteren Gülcan Abla’nın tuzlu ayranı sayesinde kendimize geldik. Yüksel Ağabey sayesinde
sıcaktan rahatsızlanan arkadaşlar için araba ayarladık. Ayran için para ödemek
istedik, kabul ettiremedik. İşini bırakıp arabası ile arkadaşlarımıza yardıma
gelen Mehmet Bey’e ise aracın yakıt parasını zorla ödedik.
İşte Anadolu’muz bunun için güzel. Bu güzel insanlara bir kez daha çok teşekkür ediyorum. Allah kendilerinden razı olsun. Büyük Menderes Nehri ile Dalaman Çayı arasında kalan
bölgenin antik dönemdeki adı Karya (Karia)’dır. İÖ 2000’den itibaren bölgede
varlığı bilinen, antik dönemde paralı asker olarak nam salan Karyalılar; sorguçlu miğferi, omuza asılabilen tutamaklı kalkanı, kalkanların dış
yüzeylerinde ki bezemeleri ilk kullanan medeniyettir. İÖ 545 yılından itibaren Pers İmparatorluğu satraplığı haline gelen, Mausolos tarafından İÖ 4.yüzyıl ortalarında yaptırılan Mausoleum, antik dünyanın yedi harikasından biri sayılır. 1856 Yılında İngiliz arkeolog Charles Newton tarafından kaçırılarak İngiltere'ye götürülen Mausoleum halen British Museum’da sergilenmektedir.
yüzeylerinde ki bezemeleri ilk kullanan medeniyettir. İÖ 545 yılından itibaren Pers İmparatorluğu satraplığı haline gelen, Mausolos tarafından İÖ 4.yüzyıl ortalarında yaptırılan Mausoleum, antik dünyanın yedi harikasından biri sayılır. 1856 Yılında İngiliz arkeolog Charles Newton tarafından kaçırılarak İngiltere'ye götürülen Mausoleum halen British Museum’da sergilenmektedir.
Karya (Karia) Yolu Muğla ve Aydın illerini kapsayan 800 km.’lik bir trekking rotasıdır. Yürüyüş parkurunun ana hattı Bozburun Yarımadası, Datça Yarımadası,
Gökova Körfezi, İç Karya(Milas ve Bafa Gölü), Muğla çevresi ve Dalyan bölümlerinden
oluşmakta. Ayrıca Akyaka-Eskihisar (Stratonikeia) arasındaki parkur da rotaya
eklenmekte. (Bakınız www.kariayolu.com – Yunus
ÖZDEMİR (0 530 4680327) – Altay ÖZCAN (0 530 6560761)
Bizler birinci gün Dalyan
Bölümü olan, Kaunos Antik Şehri – Ekincik Koyu etabında yaklaşık 13-14 km. yürüdük. Yürüyüşe
başlamadan önce, Dalyan’dan tekneye binerek Köyceğiz Gölü’nü denize bağlayan labirent
gibi kanallardan geçip İztuzu Plajları’na gittik. İztuzu Plajları ile Dalyan
kanallarındaki keyifli tekne gezisi sonunda saat 10.40 civarında teknemiz
bizleri Kaya Mezarları
altındaki iskelede indirdi. Bir km. sonra Kaunos Antik
Şehrine geldik. Bir saat kadar antik şehri gezdik. Bilge rehberimiz Zeki Bey’den
Kaunos ve Karya hakkında bilgi aldıktan sonra Akropol’a çıktık. Akropol’a çıkışta
sola ayrılan patika çok rahat. Bizler sola dönüşü kaçırdığımız için oldukça
dik bölümden yukarı çıkmak zorunda
kaldık. Yukarıdan manzara ise tek kelimeyle
muhteşem. Doya doya, Kaunos Antik Şehrini, Dalyan’ı, labirent gibi kanalları,
İztuzu Plajları'nı, Çandır Köyü’nü kuşbakışı seyrettik. Yılanlar artık uyanmış.
İki defa oldukça büyük yılan gördüm. Çandır Köyü’nün içinden geçerek
devam eden yürüyüşümüz 16:00'ya doğru Ekincik
Koyu’nda sona erdi. Bir saat
kadar denize girmek, sıcak günün sonunda çok iyi geldi. Sonra aracımıza binip
Akyaka’da kalacağımız Okaliptus Apart Otel’e geldik(0 252 243 4370). Otel
sahibinin ve eşinin samimiyeti, tertemiz odaları ile bu tesisi çok beğendik.
Bu rota, Çandır
Köyü’ne kadar açık alanda devam ettiği için sıcak hava çok bunaltıyor. Çandır
Köyü’nden sonra ise, Ekincik Koyu’na kadar asırlık çam ağaçları gölgesinde
orman içi patikalarda çok keyifli, güzel bir rota. Yol üzerinde çeşme
bulunmuyor. İkinci gün Gökova
Körfezi bölümünün, 26 km.’lik Akyaka-Turnalı-Sarnıç etabında yürüdük.
Yürüyüşümüz kahvaltıdan sonra direkt otel’den, Akyaka’nın içinden saat
07.30 sularında başladı. Denize paralel, asırlık çam ağaçları gölgesinde, güzel
orman içi patikalarında bir süre devam eden yürüyüşümüz,
öğleye doğru sıcağın artmasıyla zorlaşmaya başladı. Kıran Köyü Kıran Sahili Mah. mevkiine doğru
geldiğimizde sıcaktan rahatsızlanan arkadaşlarımızı Gülcan-Yüksel POYRAZ
çiftinin yardımlarıyla arabayla Sarnıç Köyü’ne gönderdik. Bizler ise 900 metre
yüksekliğindeki Kıran Dağı’nı aşmak için yürümeye devam ettik.
Hava ısındıkça
ısındı. Gökova Körfezi’nin genelde öğleden sonra çıkan rüzgarı da olmayınca,
resmen kavrulduk. Rotanın yaklaşık 400 m. yükseklikteki tek çeşmesi olmasaydı
herhalde çok daha fazla zorlanacaktık. Çünkü çoğumuzun suyu da bitmişti. Kıran
Dağı ismini sıcak havalarda insanları kırdığı için almış olmalı.
Sonunda
0’dan başlayan yükselişimiz 900 m.’yi aşarak devam etti. Yukarıdan uzaklardaki
Sarnıç Köyü'nü görünce “İnşallah gideceğimiz köy burası değildir” diye Ülkü Ağabey ile kendi kendimize konuşmuştuk. Çünkü çok uzakta görünüyordu.
Ama maalesef, o köy bizim gideceğimiz köymüş. Bu çevredeki köyler
uzaktan,
yemyeşil bir doğanın içinde, bembeyaz kirece boyanmış duvarları, kırmızı
kiremitli çatıları, otantik bacalı evleri ile, sanki masal köyü gibi duruyor.
Sonunda köy meydanına ulaştığımızda sevgili Oski’nin (İsmail NEZİROĞLU)
sımsıcak gülen gözleri ile “Abim ayran-soda hazır” demesi muhteşemdi. Neredeyse
yorgunluğumun yarısını aldı. Bu rota, uygun bir
sıcaklıkta yüründüğü zaman mükemmel bir yürüyüş yolu. Neredeyse tamamı ağaç
altında, orman içi patikalarda geçiyor. Açık alan çok az. Yükseldikçe zeytin
ağaçları ile asırlık çam ağaçları yerini kıpkırmızı sandal ağaçlarına
bırakıyor.
900 m.’lik Kıran Dağı aşılıp Sarnıç Köyü’ne doğru inişe geçince
tekrar asırlık çam ağaçları ve zeytinlikler başlıyor. Kıran Dağı’nda yükseldikçe
manzara muhteşem bir hal alıyor. Gökova Körfezi, Sedir Adası, İngiliz Koyu ve
isimlerini bilemediğim dantel gibi muhteşem koyları kuşbakışı
seyretmek çok büyük bir keyif. Yaklaşık 400 m. yükseklikte bir tane çeşme var. Sevgili rehberimiz Sn. Zeki VAROL Bey ile katılımcı 44
Arkadaşa çok teşekkür ediyorum.
Sağlıkla kalın.
Ayhan YÖRÜK
- Sn. Zeki VAROL'un Karya(Karia) Yolu ve Karya Uygarlığı hakkında ki anlatımı VİDEO'sunu görmek isterseniz lütfen burayı tıklayınız.
- 27-28 Nisan 2013 Tarihlerinde yürüdüğümüz KARYA(KARIA) YOLU-(Dalyan-Kaunos-Ekincik)-(Akyaka-Turnalı-Sarnıç) Etapları VİDEO'sunu görmek isterseniz lütfen burayı tıklayınız.
- 27-28 Nisan 2013 Tarihlerinde yürüdüğümüz KARYA(KARIA) YOLU-(Dalyan-Kaunos-Ekincik)-(Akyaka-Turnalı-Sarnıç) Etapları FOTOĞRAFLARI'nı görmek isterseniz lütfen burayı tıklayınız.
(Not:600 Civarında fotoğraf çekmişim. İçinden en güzel 300 kadarını kullandım. Arkadaşlardan da 100 civarında fotoğraf kullandım. Albümde toplam 400 civarında fotoğraf bulunmaktadır.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder