2 Nisan 2021 Cuma

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (Karahayıt-Yediler Manastırı-Latmos-Kapıkırı-Bağarcık Kalesi-Çörlen Asarı(Kalesi)-Surat Kaya)

20-21 Mart 2021 tarihlerinde Yol Dağcılık programlı faaliyeti olarak Sn. Zeki VAROL rehberliğinde 28 arkadaş ile Karya’da Yürüyüşler etkinliğimizi gerçekleştirdik. Birinci gün Muğla’nın Milas ilçesine bağlı KARAHAYIT-YEDİLER MANASTIRI-LATMOS-KAPIKIRI yürüyüşü sonunda Bağarcık Kamp alanına giderek fıstık çamları altında çadırlarımızı kurduk. 

İkinci gün ise önce Aydın’ın Koçarlı ilçesine bağlı Bağarcık Köyü çevresinde bulunan BAĞARCIK Kalesi ile ÇÖRLEN ASARI (KALESİ) sonra da Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Sakarkaya Köyü yakınlarında bulunan SURAT KAYA yürüyüşlerini yaptık. İrili ufaklı binlerce ilginç şekilli kayaların arasında, yemyeşil çimenler ve rengârenk çiçekler ile canlanmış bir doğada 
rüya gibi iki gün geçirdik şükürler olsun. Sn. Zeki VAROL ile Sn. Selda KETENCİ’ye ne kadar teşekkür etsek azdır. Sağ olsunlar, var olsunlar. Etkinliğimizin ilk günü 20.03.2021 Cumartesi sabahı özel araçlarımızla 08.50 sularında İzmir’den Karahayıt Köyü’ne geldikten sonra 09.15’te yürümeye başladık. Hava bulutlu, biraz da rüzgârlı ama ortam tam bir bahar havası. 
Yukarıda da belirttiğim gibi tabiat rengârenk çiçeklerden ilkbahar kıyafetlerini giymiş. Dağ taş her yer yeşile boyanmış. 10.15 sıralarında Bafa Gölü de manzaramıza katılınca yürüyüşümüz daha da bir güzel oluyor. 10.45’te Yediler Manastırı’na geliyoruz. 2009 yılında rahmetli Özel PAK ile geldiğimizde ayakta olan burc’un, 
2015 yılında Karya Yolu 8. Etabı yürüyüşü için geldiğimizde yıkılmış olduğunu anlatıyorum çevremdeki arkadaşlara. (Bknz: http://ayhanyoruk.blogspot.com/2009/12/bafa-besparmak-latmos-dagi-tekerlek.html) (Bknz: http://ayhanyoruk.blogspot.com/2015/01/karyakaria-yolu-8-etab-ic-karya-bolumu4.html
21.03.2010 tarihinde Söke’de kaya tırmanışı esnasında rota açarken düşerek aramızdan ayrılan sevgili Özel PAK’ı ölümünün 11. yılında, en sevdiği Latmos coğrafyasında anıyoruz. (Bknz: http://ayhanyoruk.blogspot.com/search/label/%C3%96zel%20PAK
İlk kez MS 7. yy.dan itibaren Sina Yarımadası ve Yemen’den gelen Hristiyan rahipler tarafından kurulmuş, MS 8. ve 9. yy.da çoğalan manastırlar sonucu piskoposluk merkezi haline gelmiş Yediler Manastırı bölgesinden 11.30 sıralarında ayrılarak Latmos Antik Kenti’ne doğru yürümeye devam ediyoruz. 12.15 sıralarında Bafa Gölü manzaralı kır çiçekleri ile bezeli 
yemyeşil bir alanda öğle molası veriyoruz. Bir şeyler atıştırdıktan sonra kimimiz çimenlere uzanıyor kimimiz manzaranın keyfini çıkararak sohbet ediyor. 13.00 civarında tekrar yürümeye başlayarak Helenistik dönem öncesi ilk yerleşim yeri olan Latmos Antik Kenti’ne 13.40 sıralarında ulaşıyoruz. Bugünkü Herakleia’nın doğusunda dik yamaca kurulmuş Latmos kalıntıları 
arasından devam ederek 15.00 civarında da Kapıkırı Köyü’ne geliyoruz. Burada bir kısım arkadaşlar arabaları almak üzere Karahayıt Köyü’ne giderken bir kısım arkadaşlar da köy kahvesinde çay-kahve içiyor. Ben iki arkadaşım ile devam ederek Kapıkırı Köyü’nün her yerinden görülen Athena Tapınağı’na gidiyorum. Deniz ticareti sayesinde çok zenginleşerek en parlak devrini 
Helenistik dönemde yaşayan Latmos Herakleia’sında Agora, Bouleuterion, Tiyatro ve Endymion Kutsal Alanı gezilip görülebilir. Bugün Bafa Gölü kıyısında Kapıkırı Köyü içinde olan Herakleia Antik Kenti Athena Tapınağı’nı gezdikten sonra 15.50 sıralarında Bafa Gölü kıyısında etkinliğimizi bitirerek araçlarımız ile Aydın’ın Koçarlı İlçesine bağlı Bağarcık Köyü’ne 
hareket ediyoruz. 17.10 sularında geldiğimiz Bağarcık Köyü’nde kamp yüklerimizi traktöre verip 2 km. uzaklıktaki kamp alanına yürüyoruz. Fıstık çamları altında, çeşmesi, kenarında küçük bir de deresi olan çok güzel yemyeşil bir kamp yeri burası. Daha önce Karya Yolu 10 etabı yürüyüşünde de kalmıştık. (Bknz: http://ayhanyoruk.blogspot.com/2015/04/karyakaria-yolu-10-etab-bagarcik-kamp.html
17.40 civarında kamp alanına ulaşıp çadırlarımızı kuruyoruz. Hava kararmadan akşam yemeklerimizi yedikten sonra gece 23.00’e kadar kamp ateşi başında keyif çatıp çadırlarımıza dinlenmeye çekiliyoruz. Gündüz 15-16 derecelerde olan hava sıcaklığı gece yarısından sonra 3-4 derecelere düşüyor. Bütün gün yürümüş 
yorgun bedenlerin horlama konçertoları eşliğinde tam uykuya dalacakken kamp alanını ve bizleri koruma görevi üstlenen sevimli sarı köpeğin bütün gece havlamaları yüzünden bir türlü uykuya dalamıyor, yarım yamalak uyuyabiliyorum. Wikiloc’a göre 10,94 km. yürüdüğümüz bugünkü etap zorlu olmayan, kırmızı-beyaz işaretleri gayet iyi olan çok güzel bir parkur. 
Etkinliğimizin 2. günü 21.03.2021 Pazar sabahı 07.00 sıralarında sevgili Tuncay ile Mendo’nun (Menderes) sesleriyle uyanıyoruz. Zaten sevimli sarı köpeğimiz sayesinde doğru dürüst uyumamıştım. Ama sıcacık uyku tulumundan dışarı çıkmak çok zor. Hava sıcaklığı en fazla 4-5 derecelerde olmalı. Ancak saat 08.00 sularında güneş doğduktan sonra uyku tulumundan çıkıp 
kahvaltımı yapıyorum. Bugün Bağarcık Köyü çevresinde bulunan Bağarcık Kalesi ve Çörlen Asarı (Kalesi) ile Sakarkaya Köyü yakınlarında bulunan Surat Kaya yürüyüşlerini yapacağız. Yoğun çiğ’den dolayı çadırlarımızın üstü sırılsıklam. Güneşte kuruması için çadırlarımızın toplanması işini Bağarcık Kalesi dönüşüne bırakarak 09.00 sıralarında yürümeye 
başlıyoruz. Önce kampımızın biraz ötesinde bulunan Zeus Akraios Tapınağı’na gidiyoruz. Kare planlı küçük bir yerleşim tapınağı olan kutsal alanın giriş kısmında ayakta duran sütunlardan birisinin üzerinde kalkan, diğerinin üzerinde mızrak kabartması bulunuyor. Yemyeşil yosun kaplı devasa büyüklükteki kayalar, bu kayalara oyulmuş kaya mezarları ile üstünün yol, 
altının kanalizasyon sistemi olduğunu tahmin ettiğim yapı kalıntılarının arasından yükselerek 09.50 sıralarında kalenin en üst noktasına çıkıyoruz. Buraya her çıktığımda binlerce devasa boyutta ilginç şekilli kaya denizi ile 1.375 m. yüksekliğindeki Latmos Dağı Tekerlek Tepe zirvesini gördüğümde, antik dönemde insanların bu coğrafyaya tapınmaması mümkün olmaz 
diye düşünüyorum. 5-10 dakika insanı derinden etkileyen bölgenin tadını çıkardıktan sonra dönüşe geçerek 10.25 sıralarında kampa iniyoruz. Hemen çadırlarımızı toplayıp kamp yüklerimizi traktöre yükleyerek 10.50 civarında 2 km. mesafedeki Bağarcık Köyü’ne yürümeye başlıyoruz. 11.15 sularında vardığımız Bağarcık Köyü’nde kamp yüklerini 
arabalarımıza yerleştirdikten hemen sonra 11.25’te Çörlen Asarı (Kalesi) yürüyüşümüz başlıyor. Anıtsal fıstık çamı ormanlarının altında devasa boyuttaki kayaların arasında şirin bir derenin bir o tarafına, bir bu tarafına atlayarak yemyeşil çiçeklerle bezenmiş bir ortamda devam ediyor yürüyüşümüz. Son bir yıldır yaşadığımız covid-19 kapanmasından sonra sanki 
cennetteyiz. Yakın zamana kadar arı kovanlarını ayılardan korumak için yapılan taş yapıların iki tanesinden kalanları, iki büyük kayanın üzerinde görüyorum. Bu yapılar ayı popülasyonunun bölgede yok olmasından dolayı artık kullanılmıyor ve yok olmak üzere. Saat 12.00 sularında geldiğimiz Çörlen Asarı (Kalesi) ile ilgili Koçarlı Belediyesi internet sayfasından başka bilgi bulamadım. Buna göre;
Latmos bölgesinde uzun yıllar yüzey araştırmaları yapan Anneliese Peschlow bu kaleyi Bizans dönemine tarihlemiş. Fazla yüksek olmayan büyük bir kayalık tepenin üzerine moloz taşlar örülerek yapılmış. Bölgede Herakleia Antik Kenti’ni koruyan birçok uç kalesi bulunmakta. Antik dönemden günümüze hâla kullanılmakta olan Milas yoluna bağlantıyı sağlayan yolun korunması amacı ile yapımına ihtiyaç duyulduğu sanılıyormuş. (Bknz: https://www.kocarli.bel.tr/2020/05/12/colnesar-kalesi/
Kalenin üzerine çıkmayıp Bağarcık Köyü’ne geri dönüyoruz. Saat 12.50 olmuş. Ev pansiyonculuğu da yapan Sn. Yaşar TÜRK’ün (0531 673 2702) evinde eşi ve annesi ile hazırladığı nefis otlu gözleme-ayran sefamızdan sonra köy yumurtası ile künerlerimizi (İç çam fıstığı) alarak bu güzel köyden ayrılıyoruz. Traktörü ile kamp yüklerimizi taşıyan, bizim gibi dışarıdan gelen 
herkese yardım eden Yaşar Bey’e çok teşekkür ediyorum. Wikiloc’a göre Bağarcık Köyü çevresinde 8,30 km. yürümüşüz. Şimdi hedefimiz Surat Kaya. 13.35 sıralarında geldiğimiz Milas’ın Sakarkaya Köyü yakınlarında bulunan Anadolu Gediği Mezar Alanı kenarında araçlarımızı bıraktıktan sonra hemen yürümeye başlıyoruz. Wikiloc’a göre 808-991 m. 
râkımda karaçam ormanı içinde yine irili ufaklı binlerce ilginç kayaların arasında sulak bir rotada yürüyoruz. Surat Kaya’ya yaklaşılan noktada özellikle kayalar ıslakken daha fazla dikkat gerekiyor. Surat Kaya’nın alt tarafında dik bir kaya çatlağında iki defa kardelen görüyoruz. Kardelenler burada kar’ı değil kayaları delmişler yani. Kısa kaya tırmanış ve geçişlerini 
yardımlaşarak dikkatlice yaptıktan sonra 15.00 civarında Hitit Hiyeroglif Yazıları’nın bulunduğu büyük kayanın önüne çıkıyoruz. Anneliese Peschlow’un “Latmos’ta bir Karya Kenti Herakleia” kitabına göre Karabel ve Akpınar’ın ardından Batı Anadolu’da bu türden yazıtların bulunduğu üçüncü buluntu yeriymiş. Bu yazıt bir yandan Hitit vesayeti altındaki Mira Ülkesi’nin Karabel Geçidi’nden Latmos’un güney ucuna kadar ulaştığını, 
diğer yandan da Hititlerin gerçekten Ege kıyılarına kadar geldiğinin bir kanıtıymış. Yazıt deniz seviyesinden 1000 m. de bulunan Surat Kaya’nın oldukça çıkıntı yapan bir duvarının üzerine farklı aralıklarla kazınmış altı işaret grubundan oluşmakta. Kabartma süsü yok ve hiyeroglifler taşa derin işlenmemiş. İşaretlerin beşincisi, büyüklüğü ve merkezi konumuyla Hitit Kralı II. Murşili’nin (İÖ 1318-1290) evlatlık yeğeni ve Mira Kralı 
Maşuiliwa’nın evlatlık oğlu Büyük Prens Kupanta-Kurintiya’nın kartuşuymuş. Kartuş Hititlerde üç işaret grubundan oluşmaktaymış. Ortada ad işareti, bunun sağında ve solunda bakışımlı biçimde birer kez unvanın belirtilmesi. Unvanı gösteren üç hiyeroglifin kullanımı Hititlerde oldukça yaygınmış. Volüt biçimli üstteki hiyeroglif “büyük”, ortadaki “kral” ve alttaki de “oğul” anlamına gelmekte ve bunların tümü “Büyük Prens” 
şeklinde okunmaktaymış… Bir Likya şiirinde "Beni bulamazsan üzülme, eşyalarımı bulacaksın. Kestiğim taşları, açtığım yolları, işlediğim heykelleri bulacaksın. Ve göreceksin ki binlerce yıl öteden, parmak izlerimiz değecek birbirlerine.” dizelerinde olduğu gibi iki gün boyunca Karya ülkesinde masal kahramanı oluyoruz. Yaklaşık yarım saat bu etkileyici yerde 
kaldıktan sonra geri dönüp önce araçlarımıza sonra da kürkçü dükkânımız İzmir’e geri dönüyoruz. Wikiloc’a göre Surat Kaya yürüyüşünde de 6,82 km. yürümüşüz. Böylece iki gün içinde 4 farklı yürüyüş rotasında toplam 26,06 km. yürümüş oluyoruz. Zorlu olmayan çok güzel bir bölgede tarih ile iç içe olan rotalarda Surat Kaya hariç köyler dışında 
su ve çeşme yok. Surat Kaya ile Çörlen Asarı (Kalesi) hariç kırmızı-beyaz işaretleme gayet iyi. Yağmurlu havalarda kayaların kaygan olacağı unutulmamalı. Yürümek için çok sıcak olan yaz ayları yerine sonbahar ve ilkbahar ayları tercih edilmeli. Çok kayalık olan bölgede yaz aylarında yılan ve akreplere dikkat edilmeli. Covid-19 pandemisinden sonra bu büyüleyici ortamda geçirdiğimiz iki günün 
heyecanı ile biraz uzunca bir yazı oldu. Kusuruma bakmayın artık. Bir kez daha bizleri masal ülkesine getirerek masal kahramanı yapan sevgili arkadaşlarım Sn. Zeki VAROL ile Sn. Selda KETENCİ başta olmak üzere yürüyüş esnasında hepimize yardım ve desteklerini esirgemeyen Sn. Tuncay ERYILMAZ ile Sn. Birol SAĞIN’a ve yürüyüşçü bütün arkadaşlara çok teşekkür ederek yazımı bitiriyorum.

Sağlıkla kalın

Ayhan YÖRÜK

 

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (Birinci Gün) KARAHAYIT-YEDİLER MANASTIRI-LATMOS-KAPIKIRI-Bağarcık Kamp Alanı fotoğraflarını görmek için lütfen burayı tıklayınız.

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (Birinci Gün) KARAHAYIT-YEDİLER MANASTIRI-LATMOS-KAPIKIRI-Bağarcık Kamp Alanı video günlüğü görmek için lütfen burayı tıklayınız.

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (Birinci Gün) KARAHAYIT-YEDİLER MANASTIRI-LATMOS-KAPIKIRI-Bağarcık Kamp Alanı Relive krokisini görmek için lütfen aşağıyı tıklayınız.



KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (İkinci Gün) BAĞARCIK Kamp Alanı-BAĞARCIK Kalesi-BAĞARCIK Köyü-ÇÖRLEN ASARI (KALESİ)-BAĞARCIK Köyü fotoğraflarını görmek için lütfen burayı tıklayınız.

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (İkinci Gün) BAĞARCIK Kamp Alanı-BAĞARCIK Kalesi-BAĞARCIK Köyü-ÇÖRLEN ASARI (KALESİ)-BAĞARCIK Köyü video günlüğü görmek için lütfen burayı tıklayınız.

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (İkinci Gün) BAĞARCIK Kamp Alanı-BAĞARCIK Kalesi-BAĞARCIK Köyü-ÇÖRLEN ASARI (KALESİ)-BAĞARCIK Köyü Relive krokisini görmek için lütfen aşağıyı tıklayınız.



KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (İkinci Gün) SURAT KAYA fotoğraflarını görmek için lütfen burayı tıklayınız.

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (İkinci Gün) SURAT KAYA video günlüğünü görmek için lütfen burayı tıklayınız.

KARYA’da YÜRÜYÜŞLER (İkinci Gün) SURAT KAYA Relive krokisini görmek için lütfen aşağıyı tıklayınız.



 

4 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Mürvet TUNCEL 03.04.2021 15:44
    Binlerce yılın uygarlıklarının, bu topraklara emanet bıraktıkları güzellikleri görmek, dokunmak bu izlerin peşinde yürümek O büyülü coğrafyaya ortak olmak gibi. Ne kadar şanslıyız ki farkındayız. Büyük emekle hazırladığınız anlatım ve fotoğraflarla, O zaman tüneline yeniden girmenin keyfini yaşattığınız için tşk.

    YanıtlaSil
  3. Selda KETENCİ 04.04.2021 13:06
    Yediler Manastırı'nda, rahmetli Özel Hocamızın yıllar önce orada çektiğin videosunu izlerken birkez daha anladım. Hepimiz için çok kıymetli, paha biçilemez bir çalışma yapıyorsun. Sevgili Özel Hocamızı da sevgi ve rahmetle birkez daha anıyorum.

    YanıtlaSil
  4. Yaşar KÜSBECİ 03.04.2021 08:47
    Abim enerjin hiç eksilmesin.

    YanıtlaSil